SARİYERGAZETESİ.COM – ÖZEL RÖPORTAJ
Koronavirüs nedeniyle zor bir dönemden geçen Sarıyer esnafının sorunlarını dinledik. Esnaf, virüs yüzünden iş yapamadıkları için maddi sıkıntılar yaşadıklarını belirtirken, piyasaların canlanmaya başlamasıyla birlikte işlerin düzeleceğine inanıyor.
ADNAN GÜVEN (GÜVEN KUYUMCULUK)
Pandeminin başlangıcından sonra zaten sokağa çıkma yasağı geldi. Sarıyer’de esnafların çoğu kapandı. Kapalı Çarşı 2 ay boyunca açılmadı. Daha sonra sabah 10.00’dan saat 14.30’a kadar süre tanıdılar. Bu süreçte Kuyumcu Kent’te bir iki yer açıktı. Oradan bir şeyler alıp, getirip satmak istedik. Ama maalesef istediğimiz gibi olmadı. Biz esnaf olarak burada mağdur duruma düştük. Tabi kirada olan arkadaşlarımız kirayı ödeyemediler. Bazıları mal sahibiyle anlaşarak yarı kirayı ödediler ama mal sahibi 3 ay sonra tekrar bu paraları istedi. Bu bakımdan bazı arkadaşlarımız çok zor durumda kaldı. Hatta dükkan kapatan arkadaşlarımız oldu. Altın fiyatları zaten çok yükseliyor. Bunun yüzünden de halkın alım gücü çok azaldı. Düğünlerde, nikahta veya nişanda sadece gram altın takmaya başladılar. Bu da kuyumcu esnafını mağdur duruma düşürüyor. Kar olmadığı sürece bir şey yapamıyoruz. Yeni normal süreçte de henüz düzelen bir şey yok. Bakalım bunun neticesi nereye varacak…
ATAKAN YILDIZ (BURSA İSKENDER KEBAB)
Tüm esnaflar adına konuşacak olursak hepimizi olumsuz etkiledi. Tüm dünyanın problemi olan pandemi süreci Sarıyer’de de sıkıntılara neden oldu. Esnaf iş yapamadı ama devlet yine vergilerini istedi! Mal sahibi de haklı olarak kirasını istiyor. Yani burada sıkıntıya düşen esnafı devlet vergilerden 3 ay muaf edecekti. Zaten yıllarca vergi ödemiş. Bu süreç işverenle işçiyi de birbirine düşürdü. Pandemi sürecini bir an evvel atlatmamız lazım. İnşallah herkes toparlanır. Esnaf olarak kalbimizin kırık olduğu nokta devletimizin vergilerini istemesiydi. Geçici bir süreliğine muaf tutulmalıydı. Ama sağlık olsun, herkes inşallah yeniden düzenini kurar. Çünkü şu ortamda herkes işinin değerini daha iyi anlamış oldu. Yeni normal süreç hakkında çok bir şey diyemiyorum ama bu maskeler hayatımızda olacak. İkinci bir dalga yaşanıp da yine başa dönmemek için temizliğe dikkat etmeliyiz. Biz bu süreci hiç kapatmadan sadece paket servisiyle geçirdik ama işler yüzde 50 düştü. Vergiler, kira, elektrik ve su faturaları konusunda stresliyiz. Anladık ki kasamızda para olmadan yaşamışız. Devlet bu süreçte sınıfta kaldı.
AYHAN BOZKURT (AYHAN BOZKURT BERBER)
Pandemi sürecinde zaten herkes kapalıydı ve iş yoktu. Bu dönemde çok zorlandık. Kimse yanımızda olmadı. Normal süreçteki gibi kiramızı ve faturalarımızı da ödemeye devam ettik. Bu seneyi böyle kapatırsak daha da kötü olacak. Şu an bu süreç henüz bitmedi ve devam ediyor. Bütün ekip çalışamıyoruz. Müşterilerimizde de hala daha bir korku var. Herkes gelmiyor. Hijyen kurallarına dört dörtlük uyuyorum. Gelen müşterilerimden de bu yönde tepkiler çok iyi oluyor. Müşterileri dükkana tek tek alıyoruz. Devletin öngördüğü bütün kurallara uyuyoruz. O konuda bir sıkıntımız yok. Ama müşterilerin genel anlamda hala korkuları var. Yeni normalleşmeyle birlikte esnaf olarak yüzde 40 normalleştik diyebiliriz. Ama yüzde 60 hala sıkıntımız var. Bu süreci inşallah kimseye bir zarar gelmeden atlatırız. İşler normale döner. Ama bu sene sonuna kadar normale dönemezse esnaf daha büyük zarar görür. Sıkıntılar yaşadık ve hep cepten yedik. Kiramızı ve diğer tüm ödemelerimizi normal şekilde ödemeye devam ettik ama esnaf olarak bir destek görmedik. Buna da şükür daha kötü durumda olanlar var.
MEHMET KARA (MEÇ RENT A CAR)
Yaz sezonuyla birlikte işlerimiz açıldı. Eylül-Ekim’de tam olarak ne olacağı belli olacak. Müşterilerimiz ödemeleri için sıkıntılar çektiler. Biz de onlara yardımcı olduk. Bu süreci karşılıklı anlayış içerisinde atlattık. Sokağa çıkma yasağı olan günlerin parasını almadık. Ciddi indirimler yaptık. Uzun vadedeki müşterilerimize birkaç ay kiralarını almadık. Şükürler olsun, az kazandık ama sağlıklıyız ve hayattayız. Önemli değil, para yine kazanırız. Ondan dolayı bir derdimiz sıkıntımız yok. Zaten devletimiz yanımızda ve destek oluyor. Umarım sokağa çıkma yasakları devam etmez. Ederse ekonominin durumu için vahim bir süreç gelecek.
BURAK ERBAŞ (PİDEBAN)
İnsanların lokantalara bakış açısı eskisi gibi değil. Biz bu süreci çok yakından takip ettik. Hem Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, hem İçişleri Bakanlığı’nın hem de Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı genelgeler doğrultusunda önlemlerimizi aldık. Bazı yerlerde kısıtlamaya gittik ve personel sayımızı düşürdük. Üst katımızı kapatmıştık yeniden açtık. Masalarımızı sosyal mesafeye göre düzenledik. Bazı yerlerde lavabolara sensörlü musluklar taktık ve her masaya kolonya koyduk. Personeli hijyen konusunda gereken şekilde bilgilendirdik. Yeni normal süreçle birlikte paket servis alakart servise göre arttı. Ama insanlar artık dışarıya çıkıp bir yerde oturup yemek yemeye çekiniyor. Gelen müşteriler de “Gerçekten size güvenebilir miyiz” diye soruyorlar. İşlerimiz yarı yarıya düştü. Biz bu yazı gözden çıkarttık. Zaten onunla ilgili herhangi bir beklentimiz yok. Devletin verdiği teşviklerden yararlanmaya çalışarak süreci sürdürmeye çalışıyoruz. Müşterilere maske tedarik etmek zorundayız. Aslında işin eğitim kısmı çok zor. Restorana maskesiz girmeye çalışanları uyardığımızda çok tepki aldık. “Maske varken nasıl yemek yiyeceğiz, çatal bıçak hep böyle paketli mi olacak” şeklinde sorular oluyor. Böyle olunca da bazı müşterilerimiz yemek yemeden gidiyor. Pandemi sürecindeki mücadeleyi ciddiye alan müşterilerin yanı sıra bir o kadar dikkate almayanlar da var. Kısacası biz de yeni normalleşme sürecine “yeni” alışıyoruz.
GÜVEN YILMAZ (GÜVEN OTO)
İşlerimiz durgun gidiyor ama bizler de bu süreçte mücadelenin peşindeyiz. Elimizden geleni yapıyoruz.
MEHMET SARI (BEYOĞLU LOKANTASI)
Herkesi etkilediği gibi bizi de oldukça etkiledi. Onun dışında inşallah daha iyi olur. İşlerimizi yarı yarıya hatta daha da fazla etkiledi diyebilirim. Ne zaman düzelecek diye bekleyerek dayanmaya çalışıyoruz. Hijyen kurallarına gerekli şekilde uyuyoruz. Gerekli tüm düzenlemeler yapıldı. Müşterilerimiz hijyen konusunda rahat olabilir.
SABAHATTİN SEÇKİN (SEÇKİN MANAV)
İnsanların evlerinde kalmasıyla birlikte işlerimiz ister istemez azaldı. Ne yapalım, yapacak bir şey yok! Allah beterinden saklasın. Kiralar konusunda sıkıntılarımız da oldu. Ama tabi herkes aynı sıkıntıyı yaşadı. Buna da şükür, Allah kaza bela vermesin. Bu süreçte çürüyen bozulan ürünlerimiz de çok oldu. Yeni normal süreçte kendisini koruyan koruyor. Çoğu müşterim var “çıkmıyoruz” diyor ve gelmiyorlar. Bu virüs gözle görünen ya da elle tutulan bir şey değil. Göremediğimiz için korunmaya mecburuz. Herkes kendi üzerine düşeni yapar ve mesafeyi korursa belki bir an evvel kurtuluruz bu illetten.
TANSU AKTAŞ (UZMAN EMLAK)
Aslında pandemiyle başlayan en büyük sıkıntı özellikle evde kiracı varsa yer gösterememek oldu. En büyük sıkıntı bu durumdu. Tam piyasalar biraz açılmaya başladı derken vakalar düşmeye başladı krediler düştü bu sefer de ev sahipleri fiyatları anormal düzeyde arttırdı. Hem satılıkta hem kiralıkta yüzde 20 oranında artışlar oldu. Hatta krediler düşmeden anlaştığımız rakamları iptal etmek zorunda kaldık. Her gösterdiğimiz evi teyit etmek zorunda kalıyoruz ki her gün fiyat artıyor. Ev sahipleri piyasada gördükleri fiyatları hep yukarıya çekerek arttırıyor. Öyle olunca fiyatlar sürekli oynamaya başladı. Ama ne oldu gerçek fiyata satmak isteyenler evlerini sattılar. Yeni normal süreçte de ev göstermek konusunda tedbirli ilerliyoruz. Maske, eldiven, dezenfektan ve galoş kullanıyoruz. Bir müşteri gerçekten alıcıysa rica ederek ev gösterebiliyoruz ya da gelişen teknoloji sayesinde drone ya da görüntülü arama olarak da evleri gösterebiliyoruz. Satılık ve kiralık ev için talep çok fazla. Ama kredi onaylanmasının ve herkese çıkmaması bu süreci olumsuz etkiliyor. İşten çıkarılmalar durduruldu ama yine 3 ay sonra ne olacağı belli değil. Dolayısıyla bir önünü görememe süreci yaşanıyor diyebilirim. İnsanlar bekliyor ihtiyacı olanlar durdu. Şu anda ev alanlar kirada oturup da o evi alabilecek kişiler oluyor.