Zaman akarken satır başları…

SARİYERGAZETESİ.COM – METİN AKMAN – KÖŞE YAZISI

Dostlarım; hızla zamanı tüketiyoruz, emekli yaşantısının monotonluğuna neredeyse alışıyorum derken günlük siyasete kulak verip biraz olsun o ortamdan uzaklaşmaya çalışıyorum. Sonra aklıma düşüyor kendime diyorum ki tecrübelerle dolu yaşamın büyük bir bölümünü geçirmiş olmak ve bu tecrübeleri kimseyle paylaşamamak hem kendime hem de halkımıza haksızlık olmuyor mu diye düşünüyorum.

Konular çeşitli… Çoğu sosyal halka hizmet eden her kuruluşa yardımcı olabilecek türden, genel olarak siyasi görüşüm halka hizmet edenden, Atatürk’ü sevenden, sağduyu sahibi olandan, yalanı sevmeyenden, halkın parasını koruyandan yanadır.

Zamana yetişmek çok zor onun için kopmamak gerek inovasyonu unutmamak ve büyük oyunun içersinde olmak gerekiyor. Türkiye’nin iç siyaseti de dış siyaseti de sıkıntılı, iç siyasette PKK ve FETÖ’nün yıllardır verdiği zarar ve açtığı yaralar halkımızın dirayeti ve basiretli davranışları, birlik beraberliği, kardeşliği hep ön planda tutması sevginin bütün yaraları kapatacağına inanması
ile büyük önderimizin çizdiği yolun en doğrusu olduğunu düşünmesi ülkemizin bekasını koruması, halkımızın egemenlik haklarını korumanın, yaşamanın amacı olduğu bilincini çok iyi bilmesi, dünya durdukça ilelebet payidar olacağı düşüncesini hiç kaybetmemiş olması, dimdik durabilmemizin sebebidir.

Dış siyasette ise yurtta sulh cihanda sulh ilkesiyle hareketle uygulamada kimi zaman caydırıcı olabilecek davranışlar çoğu zaman da çok hassas ve bilinçli davranarak büyük devlet olmanın dirayetiyle diplomatik çaba sarf ederek en iyi neticeyi almaya çalışmak bunlar hükümetin görevleridir tabi ki. Gaflet ve dalaletten hep uzak kalalım inşallah. Birlik ve beraberlik içerisinde birbirimizi sevmek ve birbirimize saygı duyarak yaşamak varlığımızı sonsuza kadar sürdürebilmenin en önemli sırrıdır.

En büyük sıkıntı ekonominin bir türlü istenilen dinamiğe erişememiş olmasında, bu durum üst üste gelen zamlarla daha karmaşık ve düşündürücü hale sokuyor hepimizi. Ama alınan tedbirlerle her gün daha iyiye gideceği düşüncesindeyim. En büyük zenginliğimiz sağlığımızın yerinde olmasıdır, sağlığımız iyi değilse nasıl düzeleceğimizi düşünmekten olayları takip bile edemeyiz. Bunları düşünürken deprem kendini hatırlattı erken uyarı sistemi gibi depremin hasarlarını en aza indirgeyebilmemiz için alabileceğimiz tedbirleri ve sağlamlaştırılması gereken binaların tespiti ve gereken uygulamaların yapılabilmesi için hızla harekete geçilmesi ikazını yapıverdi. Hiç bir zaman olmasını istemediğimiz ama kaçınılmaz olduğunu bildiğimiz deprem anında yapacaklarımızı ailece ezberlememiz gerektiğini artık bileceğiz, deprem öncesinde devletin ve ilgili mercilerin yapmaları gerekenleri yapacaklarına inanıyorum.

Elbette yapılmayanlar konusunda eleştirilerimizi yapacağız ama konu çok ciddi olduğu için yapıcı eleştiriler olmasına dikkat etmeliyiz yani eksikler varsa yapılması için çaba sarf etmeliyiz. İnşallah büyük bir felakete dönüşmeden bitmiş olması temennisi ile hepimize geçmiş olsun sevgiyle kalın güzel insanlar…