
İkinci dünya savaşından sonra Fransa tarihinin en kanlı saldırısı dün gerçekleşti. Tarihler 13 Eylül 2015’i, saat de Fransa saatiyle 20.23’ü gösteriyordu. Bir başka ifadeyle kimilerine göre dünyanın en uğursuz günü 13. Cuma…
Fransa dün gece kabusu yaşadı. Başkent Paris’in 6 farklı noktasında terör saldırısı düzenlendi. Hedef alınan adresler stat, restoran, konser salonu ve metro istasyonuydu. Katliamın bilançosuyla ilgili farklı rakamlar açıklanıyor ancak en az 140 kişinin hayatını kaybettiği belirtiliyor.
TARİHLER 13. CUMA’YI GÖSTERİYORDU
Dünyadaki en yaygın batıl inançlarından biri “13. Cuma”nın uğursuzluğu. Bu inanışa göre tarihler ayın 13’ünü gösterdiğinde günlerden Cuma ise o gün büyük felaketler yaşanıyor. Dün Fransa’da dam da bu yaşandı. Kasım ayının 13’ünde günlerden Cuma’ydı ve en az 140 insan terör saldırılarında hayatını kaybetti.
PEKİ, NEDEN 13. CUMA UĞURSUZ?
Hikayesi mitolojik tanrıların yaşadığına inanılan İskandinavya’ya dayanıyor. Mitoloji tanrıların bulunduğu çağda güzellik tanrısı Balder’di. Balder birgün evinde ziyafet vermek ister. Bu ziyafete 12 kişi davet etmiştir. Yalanların ve hilelerin tanrısı olan Loki bu davete katılmak istemiştir. Fakat davet edilen 12 kişi arasında bulunmamaktadır. Zorla 13. kişi olarak katılmak ister. Ve davete 13. kişi olarak katılır. Loki, çıkan tartışmada güzellik tanrısı olan ve diğer tanrılar tarafından çok sevilen Balder’i öldürür. Anlatılan mitolojik hikaye İskandinavya’dan Avrupanın güneyine doğru yayılmaya başlar.
HİKAYENİN HIRİSTİYANLIĞA UYARLANMIŞ ŞEKLİ
Bu masal Hristiyan din adamları tarafından da kabul görür. Hristiyan din adamları biraz hikayeyi Hz. İsa ya göre uyarlayarak hristiyan halka anlatmaya başlar. Hikayenin Hristiyanlığa uyarlanmış şekliyle: Hz. İsa birgün 12 havarisi ile birlikte yemek yemektedir. Bu davete 13. kişi hain Judas da katılmak ister. Bu yemekten kısa bir süre sonra Hz. İsa çarmıha gerilerek öldürülür. Bu hikayeye dayanarak Hristiyanlar normal günlük yaşamında bile 13 kişi bir araya gelmemeye gayret gösterirler. Şayet geldikleri taktirde aralarından birinin tarafından meydana bir felaket getirileceğine inanırlar.
13 Sayısının uğursuzluğu günlük yaşama da etki etmektedir. Örnek verecek olursak;
Bazı ülkelerde kapılara 13 numarası verilmez.
Bazı firmaların uçaklarında 13. koltuk sırası yoktur.
Apartmanlarda ve otellerde 13. katın ismi farklıdır.
Genellikle 12A kabul edilir.
Alışveriş oranları ayın 13’ünde bir hayli düşmektedir.
Son zamanlarda Nasa’nın insanla birlikte ay yolculuğunun 7. uçuşu olan Napollo 13 ‘ün de başarısız olması bu sayıya bağlanıyor.
Bu inanç artık korku hastalığı olarak literatüre girer. Hastalığın adı ‘ triskaidekaphobia’ olarak bilinmekte.
KİMİLERİ 13 SAYISINI UĞURLU GÖRÜR
Kimi toplumlar ise 13 sayısını uğurlu görmektedir. Örnek verecek olursak Meksika’da, Kelkit ve Germenlerde bu sayı kutsal kabul edilmektedir. Çogu insanın şanslı sayısı 13’tür. İslam dünyası ise 13 sayısına önem vermektedir. Müslümanlar için önemli olan bazı olayların gerçekleşme tarihinden hareket ederek rakamlar toplanmaktadır. Örneğin Peygamberimiz Hz. Muhammed(s.a.v)’ın doğum tarihi 571 dir ve rakamları toplamı 13’dür. Farklı bir önek verecek olursak İstanbul 1453 yılında fethedilmiştir. Rakamları toplamı yine 13’tür.
HIRİSTİYANLIKTA CUMA GÜNÜN UĞURSUZLUĞU
Cuma gününün uğursuz sayılmasının hikayesi ilk insanlara kadar gitmekte. Adem ve Havva cennete iken her şeye ulaşabiliyordu. Ancak onları yoldan çıkarmak isteyen Şeytan vardı. Şeytan Hz. Adem’e kibri yüzünde diğer melekler gibi secde etmemişti. Bir gün Havva ile Adem şeytanın kandırması sonucu Allah tarafından yasak edilen meyveden yemişlerdir. Bu meyveyi yedikler gün ise Cuma’dır. Böylece onların cennetten Cuma günü kovulması, bazılarına cuma gününü uğursuz kılmıştır.
Ayrıca Hz. Nuh zamanında meydana gelen büyük sel Cuma günü gerçekleşmiştir.
Hz. İsa cuma günü çarmıha gerilmiştir.
İsterseniz gelin öncelikle 13 sayısının neden ‘uğursuz’ kabul edildiğine bir göz atalım…
Dünyada 13 sayısının uğursuz olduğu inancı çok yaygın. Bazı ülkelerde evlerin kapılarına 13 numarası verilmiyor. Bu inanç bir fobi, yani bir çeşit korku hastalığı olarak da kabul ediliyor ve adına da “triskaidekaphobia” deniliyor. Triskaidekafobi Yunanca’da “üç ve on, fobi” sözcüklerinden oluşuyor. Sözcüğe, yazılı kaynaklarda ilk kez 1911 yılında I. H. Coriat’ın “Abnormal Psychology” adlı yapıtında rastlandı.
Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesinden önceki son yemeğinde toplam 13 kişi bulunuyordu; İsa ve 12 Havari. Sonraları 13 sayısını çağrıştıran bu sayının geçtiği herşey lanetli, kötü, korkunç olarak nitelendirilmeye başlandı. İbraniler’e göre 13 sayısının uğursuz olmasının nedeni İbrani alfabesinin 13’üncü harfinin “mavet” (ölüm) sözcüğünün ilk harfi olan “m” olmasıydı. Hammurabi kanunları listesinde ise 13 sayısı atlanmıştı. Kimi ülkelerdeki bir çok otel müşterisi 13 numaralı odada kalmayı reddeder; bu nedenle kimi otellerde oda numaraları 12, 12A, 14 olarak devam eder.
Kimi toplumlarda ise 13 sayısının uğuruna inanılıyor. Örneğin Meksika’da, Keltik ve Germen toplumlarında bu sayı genelin tam tersine önemli, kutsal ve şans getiren bir sayı olarak görülüyor. İslam dünyasında da genel inanışın aksine 13 rakamına ayrı bir değer veriliyor. Müslümanlar için önem taşıyan bazı önemli tarihlere ait rakamların toplamının 13 çıkması bunun nedeni olarak gösteriliyor. Örneğin Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in doğduğu yıl olan 571 tarihide bu örnekler arasında yer alıyor.
13. CUMA KORKUSU
Kelimenin kökenine bakacak olursak 13. Cuma’dan korkmaya “paraskevidekatriaphobia” deniyor. Bu da Yunanca Cuma anlamına gelen Paraskeví (?????????), 13 anlamına gelen dekatreís (?????????) kelimelerinin fobi anlamına gelen phobía (??ß??) kelimesine eklenmesiyle ortaya çıkıyor.
En Yaygın Batıl İnanç
Hristiyan inanışına göre haftanın altıncı günü olan Cuma ve 13 sayısı, eski zamanlardan kaldığı söylenilen bir üne sahiptir. Bazı kaynaklara göre Amerika’daki en yaygın inanış 13.Cuma inanışı. Bazı insanlar o gün işe gitmezken bazıları restoranlarda yemek yemiyor, bir çoğu da böyle bir günde evlenmek istemiyor. Bu batıl inanışın ne kadar eski olduğunu söylemek mümkün değil çünkü kökeni konusunda ancak tahminlerle bulunulabilir.
Efsaneye göre 13 kişi yemek yemek için aynı sofraya oturursa içlerinden biri bir sene içinde ölür. Pek çok kentte 13.Cadde ya da 13.Bulvar gibi yerler yoktur. Çoğu binanın 13.katı olmaz. İsminize 13 mektup gelmişse şeytanın şansı sizin olur. Bir cadılar toplantısında 13 cadı olur.
İnsanların 13 sayısını talihsizlikle neden ve nasıl bağdaştırdıkları tam olarak bilinemese de bu batıl inanışın oldukça eski olduğu söyleniyor. Fakat bu konuyla ilgili pek çok teori var. Örneğin bunlardan birinde 13 korkusunun sayı sayma becerisinin başlangıcıyla ilgili olduğu söylenir. İlkel insanlar 10 parmakları ve iki elleri olduğundan 12’ye kadar sayabiliyor ve 13 ile gerisinden, gizeminden korkuyorlardı. Tabii bu teorinin eksik bir tarafı da var: İlkel insanların ayak parmakları yok muydu?
CUMA GÜNÜ NE YATAK YAPIN NE DENİZE AÇILIN
Cuma gününe dair batıl inançlara gelince ise eğer Cuma günü yatağınızı değiştirirseniz, gece kabus görürsünüz. Cuma günü başlayacağınız bir yolculuk size kötü şans getirecektir. Eğer Cuma günü tırnaklarınızı keserseniz, onları kederden kesersiniz. Eğer Cuma günü bir gemi denize açılırsa kötü şansa sahip olur. Tıpkı 19. yüzyılda Cuma günü denize açılıp bir daha hiç haber alınamayan H.M.S. Friday gemisi gibi.
İngiltere Cuma denize açılmanın uğursuzluğuna dair batıl inancı kırmak için H.M.S. Friday gemisinin omurgasını Cuma günü çattı, mürettebatını Cuma günü seçti, Jim Friday adlı bir kaptan atadı ve Cuma günü denize açılmasını sağladı. Ve anlaşılan o ki bütün bunlar kötü bir fikirdi…
Dolayısıyla Cuma günü ve ayın 13’ünün birleşimi şu ana kadar bütün inançlardan birçok insana uğursuzluk getirmiştir. Bu konuda daha çok sözel bir tarih olduğu söylense de 13. Cuma’nın 13 sayısının ve Cuma gününü uğursuzluklarının birleşiminden doğduğuna inanılıyor.
İnanışa göre eğer 13. Cuma’da saçınızı keserseniz, ailenizden biri ölür. 13. Cuma’da doğan bir çocuk hayatı boyunca şanssız olur. Eğer 13. Cuma’da bir cenaze kortje önünüzden geçerse, bir sonraki cenaze sizinki olur. 13. Cuma’nın uğursuzluğu ile de değişik şekillerde savaşmaya çalışanlar olmuş. Mesela Indiana’da bir kasaba 13 Ekim Cuma günü bütün kara kedilerin boynuna küçük çanlardan takmış. O gün kötü bir şey olmadığını görünce de bu geleneğe üç yıl daha devam etmişler.
İLK YAZILI METİN 1869’A AİT
*13. Cuma’nın uğursuzluğuna dair ilk yazılı metin ise Gioachino Rossini’nin 1869’daki biyografisinde rastlanmıştı: “Rossini sonuna kadar sevecen arkadaşlarıyla çevrelenmişti; ve eğer doğruysa, birçok İtalyan gibi Cuma’yı ve 13’ü uğursuz olarak adlederdi, 13. Cuma gününde ölmesi de dikkat çekiciydi.”
*13. Cuma ile ilgili bir başka hikaye ise Tapınak Şövalyeleri’ne ait. Nathaniel Lachenmeyer’in “13: Dünyanın En Meşhur Batıl İnancı” kitabında şöyle yazar: “Tapınak Şövalyeleri 1118’de Kudüs’te manastırın ordusu olarak kuruldu. Haçlı Seferleri sırasında Hıristiyan hacıları koruyacaklardı. Sonraki iki yüzyıl boyunca Tapınak Şövalyeleri aşırı derecede güçlü ve zengin oldu. Bu güç karşısında kendini tehdit altında hisseden ve servetlerini ele geçirmek isteyen Kral Philip, Fransa’da 13 Ekim 1307 Cuma günü şövalyelerin topluca tutuklanmasını istedi.” Şövalyeler daha sonra yakılmıştı.
SAYILARLA 13. CUMA
Britanya’da British Medical Journal’ın ayın 6’sına denk gelen Cuma ve 13’üne denk gelen Cuma’ları karşılaştırarak yaptığı bir araştırma 13. Cuma günlerinde trafik kazalarında yüzde 52’lik bir artış olduğunu ortaya koymuş. Fakat Alman Sigorta İstatistikleri Merkezi ise 12 Haziran 2008’de bir açıklama yayınlayarak 13. Cuma’larda daha az kaza, yangın ve hırsızlık olduğunu söyledi. Bunun sebebi ise insanların korkudan evden çıkmamalarına bağlanıyor. Hollanda’da ise 13. Cuma’da araç sürmek daha güvenli. Çünkü normalde ortalama 7.800 kaza olurkan 13. Cuma’da 7.500 kaza bildirilmiş.
Kuzey Carolina’daki Stressle Başa Çıkma ve Gobi Enstitüsü’nün araştırmasına göre ise Amerika’da her yıl 17 ila 21 milyon kişi bugünden korktuğu için gündelik işlerini yerine getiremiyor.